Çeşme’ye gelecekler sakkın burayı pas geçmeyin

OZIMAG sitesinden alıntıdır. Sevgili Özlem Esirger‘e teşekkürler.

http://www.ozimag.com/2015/07/01/cesmeye-gelecekle…

Çeşme’ye gelecekler sakkın burayı pas geçmeyin

Tatil için gittiğimiz yerlerde naparız? Yer, içer, yatarız. Tembel olmayanlarımız sporunu aksatmasa da yine ana amaç yemek, içmek ve yan gelip yatmaktır. Nerde ne yenilir, ne içilir kulübünün ana üyelerinden biri olarak Çeşme’ye gelip de mekan keşfi yapmamam söz konusu olamazdı elbet. Mekanımız Noni’s House

image

Ovacık’ta -ki göreceksiniz yakın gelecekte Ovacık ta bir Alaçatı olacak. Özi dedi dersiniz. Hatta paranız varsa gidin arsa falan alın. Sahibi Selin dünya tatlısı ve eli muhteşem lezzetli bir varlık. Ne yapsa gözüm kapalı yerim, o derece. Noni, Selin’in ölmüş köpeciğinin adı. Hatta kulübesi hala duruyor.

image

Selin ve eşi burada hem yaşıyorlar hem de Noni’s House’ı işletiyorlar. Dönümlerce üzüm bağlarının ortasında minik bir cennet. Bu arada evde herkes birbirine Noni diyor. Ben iki kez kahvaltı için gittim. Herşeyi Selin elleriyle yapıyor. Bitince tekrar isterseniz de çok mutlu oluyor. Mesela ben her gittiğimde portakal reçelini bitiriyor ve bir daha istiyorum.

image

Favorilerimi sayayım desem saymakla bitmez ama yumurta seviyorsanız Noni’s menemeni tek geçerim. Tabağında menemen bırakan olursa mutlaka artıkları ben bitiriyorum. Reçellerden favorimin zaten portakal olduğunu anlamışsınızdır. Hepsi ev yapımı.

Zeytinleri Selin’in eşi yapıyor. Öyle lezzetli ki öyle 2-3 tane değil bir seferde çekirdek gibi yiyorsunuz. Zaten mekanın arka bahçesi silme zeytin ağacı dolu. Bir tanesi bile benim bahçemde olsa vallahi daha bakkaldan zeytin almam. O kadar bereketli ki ağaçlarimage

Selin hamur işlerine de on numara beş yıldız. Çiçek şeklinde yaptığı pişileri peynirle götürmeden sakın sofradan kalkmayın. Pişi her zaman oluyor ama bir de o gün ne piştiyse bahtınıza hamur işleri var. Mesela ben Mayıs’ta geldiğimde ıspanaklı kiş denk gelmişti. (Kiş böyle mi yazılıyordu yaw? Yoksa Quiche falan diye mi? Neyse siz anladınız onu :)) Bu sefer de patlıcanlı börek denk geldi. Yıkılır. Bir de böyle çemen gibi acılı, salçalı bir şey var, yok böyle bir lezzet.

image

Tam böyle yemekten çatladık derken benim Zeynep koşarak mutfaktan geldi ve “yarım saate acaip bir kek çıkacak fırından, kahvenin yanına yemeden gitmem” dedi. Herkes bahçenin dört bir yanına dağıldı elinde çayıyla, kahvesiyle, gazetesiyle. Kimi hamakta, kimi bahçe yatağında. Zannedersin kendi evimiz.

image

Sonra meşhur muffin’ler geldi. Böyle mini tek kişilik kekler. Yani valla anlatılmaz yaşanır. Hem kendiminkini bitirdim hem de yarım bırakanlarınkini

image

 

Yolunuz Çeşme’ye düşerse mutlaka gidin. Yolunu falan tarif edemem, hiç anlamam öyle şeylerden. Beni götürürler, ben yerim. Buyrun web sayfasından bakın. Haaa bir de rezervasyonsuz gitmeyin sakın. Hadi yine kral bir mekan önerdim size. Bu iyiliğimi de unutmayın. :)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir